Umut inşa etmeyen siyaset olur mu?

Son günlerde çevrenizde 14-28 Mayıs’ta Kemal Kılıçdaroğlu’na ve Millet İttifakı’na oy vermiş insanların, seçim sonrası yaşanan süreç nedeniyle “Allah korumuş ülkeyi. Oy verdim ama iyiki ki kazanamamışlar” söylemlerini siz de işitiyorsunuzdur. 

Olmayacak işleri, olur kılmaya kalkan ve hamsinin kavağa çıkmasını bekleyen muhalefet bloğunda seçimin hemen ardından büyük çatırdama yaşanıyor.

1690318852872 mehmet y yilmaz

Muhalefetin çözüm üretme konusundaki eksikliği, seçmeni tatmin etme noktasında ciddi bir handikap yaratıyor. Ülke meselelerine dair ortaya koyduğu belirsiz stratejiler, parti içi çatışmaların gölgesinde kalıyor. Bu durum, hem seçmenin güvenini sarsıyor hem de partilerin içinde bulunduğu buhranı derinleştiriyor.

CHP’de hemen seçimin ardından her yenilgide olduğu gibi başlayan iktidar savaşlarında, iş o kadar rezil ve sefil hale geldi ki, sadece delege seçimleri sürecinde yaşananlar, bir grubu bir zümreyi utancından yerin dibine sokmaya yeter.

Utanç verici pazarlıklar, kavgalar, hakaretler,

Utanç verici iddialar.

Bunların hepsini yaşıyor CHP.

chp genel merkezi 1517945 1

CHP’de yaşanan liderlik krizi, partinin kimlik arayışının bir yansıması olarak ortaya çıkıyor. 

Yıllardır süregelen iç iktidar savaşları, partinin kendine özgü bir doktrin oluşturmasını engelliyor. 

 

Bunun yanı sıra, yaşanan bu çekişmeler, CHP’nin geniş kitlelere hitap etme kapasitesini de olumsuz etkiliyor.

Dahası  içine düştüğü durumdan çıkma ihtimali de hızla azalıyor.

Düşünün ki bugün kazan kaldıran ve değişim isteyenlerin büyük çoğunluğu CHP’nin son 25 yılında yönetimlerde var, Meclis’te var, şehir örgütlenmelerinde var. 

Yani değişmesi gerekenlerin değişim istediği garip bir süreç yaşanıyor.

İktidar hedefi ile yola çıkan ancak bir türlü kendine ideolojik ya da toplumsal bir yer bulamayan İYİ Parti’de de keza durum farklı değil.

Partideki herkes ‘Meral Akşener’siz partinin sıfıra yakın bir duruma düşeceğini biliyor.

1687813502118 yalcin dogan

Meral Akşener’le de bir yere varamayacaklarını biliyorlar.

Kabullenilmiş çaresizliği yaşıyorlar.

Burada üretebildikleri tek siyaset ise yerel seçimlere tek başımıza girelim tartışması.

Oysa.

İYİ Parti’nin ittifakla bile il belediyesi alamadığı ortada.

İYİ Parti’nin yerelde yaşadığı dağılma ve yönetim eksikliği, partinin gelecekteki varlığını ciddi anlamda tehdit ediyor. Belediye Başkanlığı seçimlerindeki zayıf duruşu, partinin bütün olarak etkin bir siyasi aktör olma kapasitesini zedeliyor. Bu durum, parti içindeki moral bozukluğunu da beraberinde getiriyor.

Aldığı ilçeleri de ittifak olmazsa alamayacak durumda.

Toplumda güven hissi uyandırmayan, birçok iddia ve suçlamanın kurucular kurulu üyeleri tarafından dile getirildiği, hakkında ciddi iddialar olan isimlerin milletvekili ve parti yönetimine girdiği İYİ Parti’nin yerel seçimlere kadar dağılması bile söz konusu olabilir. 

Bir de umudu oluşturamayan siyasi hareketin kadrolarını değiştirirken, gücünü de zayıflatan daha zayıf isimleri daha güçlü isimlere tercih etmesi de süreci hızlandırmış durumda.

İYİ Parti’de de tıpkı CHP’de olduğu gibi kimse memnun değil.

Taban da tavan da huzursuz ve sıkıntılı.

Aynı partilerin Bursa yereline geldiğimizde durumların farklı olmadığını ifade edelim.

Bursa’da yerel siyasetin kritik bir dönüm noktasında olduğu göz ardı edilmemeli. 

Hem CHP hem de İYİ Parti’nin bu bölgede etkin bir rol oynaması, örgütlenme ve liderlik sorunlarını aşmalarına bağlı. 

Bursa, ülke genelindeki siyasi hareketliliğin bir yansıması olarak dikkat çekiyor, bu yüzden buradaki başarı veya başarısızlık, genel siyasi tabloya da yansıyacak.

İlçe seçimleri başlayan CHP’de ciddi bir mücadele var.

En az 3 farklı grubun mücadelesi devam ederken, adayların hep yanı isimler ve yüzler olması dikkatlerden kaçmıyor.

İl Başkanlığı için bile güçlü bir isim henüz ortaya çıkmazken, eski başkan İsmet Karaca’nın yeniden son anda seçime girerek il başkanı olması bile senaryolardan birisi.

karaca 3

CHP’deki mücadelenin ana nedenlerinden biri Nilüfer’de iktidarı sağlamak.

Mudanya’da partinin gücünü Hayri Türkyılmaz’a gösterememesi, burada çok ciddi bir mücadelenin gelişmesine engel oluyor. 

Gemlik’te ne İsa’ya ne Musa’ya yaranamayan Uğur Sertaslan’ı dışlayan CHP’nin Gemlik üzerine bir hesabının olduğunu da düşünmüyoruz doğrusu.

Geriye de CHP’liler için Nilüfer kalıyor.

Bozbey bir yandan Turgay Erdem bir yandan, Sarıbal bir yandan Fırat Yılmaz bir yandan oyun kurarken, ortaya çıkmadan hesap yapanların da olduğunu biliyoruz.

İYİ Parti’de teşkilatlar tam anlamıyla dağılmış durumda. Parti yönetimleri bile tam kadro toplanamıyor sadece il ve ilçe başkanları koltukların korumanın derdine düşmüş durumda.

Bursa’da tek başına seçime girmesi halinde Belediye Başkanlığı alma imkanı neredeyse sıfır olan İYİ Parti’nin, bu şartlar altında ittifak edilse bile Bursa’da kazanabilecek bir yeri alması pek de mümkün görünüyor. 

Siyasetin temel işlevlerinden biri de topluma umut aşılamaktır. 

Ancak muhalefet partilerinin bu noktada başarısız olduğu aşikâr. 

Umut vaat eden bir vizyon yerine, kısır çekişmeler ve kişisel çıkarlar ön plana çıkıyor. 

Bu da muhalefetin toplumda geniş bir taban bulmasının önündeki en büyük engellerden biri olmaya devam ediyor.

Ekim-kasım en geç aralık ayına kadar yeniden bir güven ve umut inşaa edemez ise muhalefet, Bursa’da Cumhur ittifakının işi oldukça kolaylaşacak.

‘Bunu yapabilirler mi?’ görüntü itibariyle neredeyse imkansız.

‘Küçük olsun benim olsun’ zihniyetini bir kenara bırakmaz, kişisel çıkar ve rant hesaplarından arınamazlarsa, resital gibi bir yenilgi daha onları bekliyor.

Bu Yazı İçin Ne Düşünüyorsun?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. ismail tastan guncel bursa Umut inşa etmeyen siyaset olur mu? için yorumda bulun

    Umut inşa etmeyen siyaset olur mu? için henüz bir yorumda bulunulmamış! Hemen üst alanda bulunan formu kullanarak Umut inşa etmeyen siyaset olur mu? için ilk yorumu yapabilirsin.